(Mevlana
Hazretleri duayı anlatıyor)
Sarhoş, Rabbimiz, bizi pislikten arıt diyor, sidiğiyle (İdrarıyla)
abdest alıyordu.
Tanrı
da:
“ Önce pisliği bil, tanı;
Eğri-büğrü, tersine dua olmaz;
190.
Çünkü dua, bir anahtardır;
Anahtar eğri olursa kilidi açmana imkân yoktur” dedi.
Ben
sustum;
Selvi
boylu güzelim seslendi;
“Hepiniz
de sıçrayın (Yukarı ve ileriye doğru hızlı hareket edin)”
Tebriz’in
padişahlar padişahı sultanım Şemseddin, ben ağzımı yumdum;
Gel,
sen aç ağzını.
Gece
savaşına giriştik mi gece denizinden toz koparırız biz.
Geceyi
seyre dalan uykuyu istemez, uykudan kaçar.
Nice
nurlu gönüller, nice ter-temiz (Çok temiz)
canlar, geceleyin kulluk eder, Tanrısına niyazda bulunur.
Gece,
gayb güzelinin duvağıdır;
Gündüz,
nerden eş olacak geceye?
Gece,
sence kapkara bir tenceredir;
Çünkü
gece helvasından tatmadın ki.
Gece,
işten-kazançtan elimi bağladı;
Ta
sehere-dek (Güneş ılığı gelene kadar) benim
elim, gecenin ayağı.
Yol
uzun;
Tez
o uzun yola at sürelim, gece alanında yol alalım.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Temizliği
bilmenin, temiz kalmanın, temiz işler yapmanın, temiz düşüncelere sahip olmanın
bir anahtar niteliğinde olduğunu, kapalı kapıların
kilidini açan anahtarın temizlik olduğunu öğrendik.
2.
Kendimizin
yapması gereken temizliği Rabbimizin yapmasını istememizin yanlış olduğunu
öğrendik.
3.
Şems Hazretleri
olunca Mevlana hazretlerinin soru sorulmadıkça sustuğunu öğrendik.
4.
Gecenin
güzelliğini görenin kendini uykuya teslim etmeyeceğini öğrendik.
5.
Gecenin
bereketinden ancak gece uyanık ve bekleyiş içinde olanların kazanç
sağlayacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Aşk
yolunun uzuncu bir yol olduğunu, dünya hayatının tamamını kaplaması ve ölümsüzlüğe
doğru yol almak için hemen ve hızlıca kimseler görmeden, kıskançlık oluşmadan hareket
etmemiz gerektiğini, öğrendik, anladık.
*
RAVLİ