31 Aralık 2018 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3600 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3600. O sırada gördüm ki bu (Madde dünyasından) yandan o yana (Mana dünyasına), kaçamak bir yol, bir geçit var.

O yolu düşünen aklın o ince düşünüşlerinin aptalca düşünüş olduğunu gördüm.

Akıl, izi belirmeyen definenin başında, başı dönmüş, iz gördüm deyip durmada.

Devlet kuşunun (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğruladığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek buyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yönetme makamına seçildiğini müjdeleyen kuş) kanadı altında, rüyada yuva gördüm diyor.

Gamdan-kederden yürüyemez olmuş, kala-kalmış canı, gönül âleminde koşup yürüyor gördüm.

Bütün bunları masal bilen cana baktım;
Baştan - başa masal olmuş gitmiş.

* Gördüm ki berbat (Kaz göğüslü saz) gibi, çegaane (Sapı kısa keman, tanbura) gibi hem feryat ediyor, hem de feryat ettiğinden haberi bile yok. 

Pek tarama ki aşkın saçları, öyle tarakla taranacak gibi değil.

Yüzlerce gece, ona terâneler (Şiirler) okusan gündüz oldu mu, seni ben görmedim bile der.

Gördüm ki devâsı (Çaresi) olmayan her dert, koşa-koşa gönüle geliyor.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Madde âleminden mana âlemine ince bir geçit olduğunu, bunun da aşk yolu olduğunu öğrendik.
2.    Aşk yolunu düşünen sıradan kişinin aklın aşk yolunun zekâsı pek gelişmemiş, ahmak yolu olarak görüp küçümsediklerini öğrendik.
3.    Aklı olanın aşkın bir define (Devlet) olduğunu görüp buldum deyip bir şey yapmadan, acaba hayal mi görüyorum, rüya mı gördüm diyerek hareket edemez hale geleceklerini öğrendik.
4.    Aşk devletini her aklın görebileceğini fakat her aklın ne yapacağını, nasıl yapacağını, bu yolu nasıl gideceğini, nereye ulaşacağını bilemediğinden oraya-buraya koşturup duracaklarını öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Aşkın düzgün anlatılacak ve sıraya konacak kadar basit bir iş olmadığını, çaresi olmayan bir dert olduğunu, seçilmişe koşa-koşa geleceğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV



30 Aralık 2018 Pazar

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3590 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3590. Yeter (Sınıra gelindi);
Usandı-bıktı sevgili;
Hatırında toz-toprak (Bakımsızlık) görüyorum.

O eşsiz, o tek güzeli gördüm-göreli gönlümü, sonsuz gamlara (Üzüntülere) dalmış gördüm.

Yarın, pazar kurulacak gün dedin;
Gördüm ki pazar da bir bahane sana.

Gönlümü, ekşi, tatlı nar gibi kan kesilmiş, tane-tane bir hale gelmiş gördüm.

Senin balını ortada gördüm de dünyadaki zehirler, baştan-başa bal kesildi.

Canımı, senin balın yüzünden, an kovanı gibi göz-göz, ev-ev olmuş gördüm.

Ateşler içindeyim;
Fakat henüz aşkta, o cehennemin bir yalımını (Alevini) gördüm ben.

Bir satranç ki yüz bin hanesi var;
Onlardan ancak ikisini gördüm.

Bir ev, baştan-başa mahmurlukla (Süzgün, dalgın bakışla gözlerle) dopdolu;
Bir ev de muğların (Ateşe tapanların) şarabiyle dolmuş.

Aşkta böyle bir iki yüzlülük var da o yüzden zamanın başı dönüp duruyor.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretleri kendi gönlüne bakınca kirlenmiş, üzüntülere dalmış, parçalanmış, dünyaya ait alıverişlerle uğraşan, ekşimiş halde gördüğünü öğrendik.
2.    Şems Hazretlerinin gönlünün şüpheye yer bırakmadan, çok iyi, adamakıllı güçlü olduğunu, zehiri bile bala çevirecek özellikte olduğunu Mevlana Hazretlerinin gördüğünü öğrendik.
3.    Mevlana Hazretleri kendini Şems Hazretlerinin bu özelliklerini içselleşmek, misafir etmek, kalıcı kılmak, unutulmaması için sahip çıkmak için kendini hazırladığını öğrendik.
4.    Şems Hazretlerinin binlerce özelliği olduğunu, Mevlana Hazretlerinin bir-kaç özelliğini henüz görebildiğini öğrendik.
5.    Allah dostlarının sanki yıllanmış şarap içip sarhoş olmuş, sarhoşluktan çıkmışların sersemliği gibi halkın gördüğünü öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Allah dostların birbirlerini aşkla sevdiklerini, bu topluluğa uygun olmayanları kendiliklerinden uzaklaşsınlar diye serseri gibi, sarhoş gibi gösterdiklerini öğrendik, anladık.
                     *
RAV


29 Aralık 2018 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3580 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3580. Aşka gideyim, aşka sığınayım;
Çünkü aşkı, insanı bütün belâlardan koruyan bir kale gördüm ben.

Bütün dünya mülkünden, bütün dünya zevkinden geçtim, yalnız senin aşkını seçtim ben.

Zaten mal-mülk de sensin, âlemin canı da sen;
Hepsi birmiş de ben, bin görmüşüm.

Öldüm, senin yüzünden dirildim de dünyayı ikinci defa gördüm.

A çalgıcı, eğer dosta dostsan şu perdeden çal:
Sevgiliyi gördüm ben.

Şehrimizde ne diye sevgili arayayım?
Padişahlar padişahının dostluğuna ulaştım ben.

Onu, bir hoşça bağrıma bastım, sıktım da şeker kamışını sıkma törenini gördüm.

Söze yumdum ağzımı;
Çünkü sayısız söz söylemeyi gördüm, sınadım.

* Bu yola basan bir ayak bile kalmadı;
Bense rahvan (Yolcuyu sarsmayan en yavaş koşu ile) gitmeye koyuldum.

Zarardan-ziyandan başımı esirgemem;
Başsız, nice külâhlar giymiş başlar gördüm ben.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Aşkla uğraşının bütün belalardan uzak tutan korunaklı alan olduğunu öğrendik.
2.    Her şeyden geçip Allah dostunu tutkulu sevgi ile sevip bağlanmayı seçmemiz, bütün çok olarak gördüklerimizin aslında bir tek can olduğunu, onun da Allah dostu olduğunu öğrendik.
3.    Allah dostunu sevenin Allah dostunun elinde ölüp yeniden dirileceğini, dünyayı farklı bir gözle görmemiz gerektiğini öğrendik.
4.    Allah dostunu sevgili olarak bilen ve onun nazına dayananın başka bir sevgili aramayacağını öğrendik.
5.    Allah dostunun görünüşte sert olduğunu fakat içinde seker olduğunu öğrendik.
6.    Aşka düşen kimsenin suskunlaşacağını öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretleri zarardan-ziyandan korkmadan cesur hareket ettiğini, aşk yolunda baş vermiş çok kişileri gördüğünü tanıdığını öğrendik, anladık.
                     *
RAV




28 Aralık 2018 Cuma

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3570 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3570. Göz gibi, senden (Şems Hazretlerinden) başkasına bakarsa canın kulağını burmanı (Bükmeni) istiyoruz.

Sus, niceye bir lâfa dalacaksın?
Hal (Özü sözü bir olarak kalbe dolan mana) geldikten sonra lâfı ne diye isteyeceğiz?

Gül dalıyız biz (Âdemoğlunun istediğiyiz), ot (Hayvanların) değil;
Terü (Çok) taze bir şive (Söyleyiş özelliği) istiyoruz biz.

Gökyüzü bahçesinin çiçeğiyiz;
Tanrı meclisinin mezesiyiz, şarabıyız biz (Allah’ın topluluğuna katılacaklara ve katılanlara gıdayız, sarhoşluk, zevk verecek donanımlı kimseleriz).

Ark (Bilginin aktığı yol) değiliz, suyuz (Yaşam kaynağıyız) biz;
Bulut değiliz (Gelip geçici), Ay’ız (Karanlıkta kalanlara güneşten aldığımız ışığı yansıtıp yolda kalanlara ışığız) biz.

Levhiz (Levhayız), kalemiz (Tanrı yazdığı kaderiz), harfler (İnsanların icat ettiği işaretler) değiliz;
Kılıcız (Silahız), bayrağız (Öncüyüz, simgeyiz, sembolüz), ordu (İnsan kalabalığı) değiliz.

Hem oka benzeyen bakışından yaralanmışız;
Hem siyah saçlarına bağlanmışız.

İlkbahara benzeyen yüzünü gördüm;
Baktım ki gül bile seni görmüş de utanmış.

Gönlümde karar ettin de gönlümü, senin yüzünden kararsız (Ne yapacağıma karar vermekte güçlük çeken) bir hâle gelmiş gördüm.

Baştan-başa, nergis gibi göz kesildim o mahmur (Süzgün, dalgın bakışlı) nergis gözleri göreli.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretleri değerli ve iyi nitelikleri olanı arayışında Şems Hazretlerini bulduğunu, başka birini aramamak için canını arayışa kapadığını öğrendik.
2.    İşin, konunun manasına ulaşanın yararı olmayan sözleri bıraktığını öğrendik.
3.    Mevlana Hazretleri özelliği ve yeni sözler istediğini öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerinin yerinin gökyüzü ve Allah’ın yücelerde toplanmış topluluğu içinde olduğunu öğrendik.
5.    Mevlana Hazretlerinin çok farklı özellikleri olduğunu, sıradan iyi laf söyleyen biri olmadığını öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini bulunca-görünce sayısız kazanımlar elde ettiğini, bu kadar donanımlı ve yetkili kişinin özelliklerine ve güzelliklerine âşık olduğunu ve ne olursa olsun sonsuza kadar vazgeçmeden sevdiğini, bağlandığını öğrendik, anladık.
                     *
RAV

27 Aralık 2018 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3560 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3560. Bir öpücük ver (Sevgini göster);
Bu yolda akıykten (Akik taşından)  bac (Vergi)-(Değerli ve iyi nitelikler) alıyorum ben.

Nice gecelerdir, bu çölde, bacsız (Vergisiz) yol gözlemedeyim.

Mademki kervanlardan (Gelip-gidenlerden) bac (Vergi) )-(Değerli ve iyi nitelikler)   almak istiyorum;
Bekçiler gibi geceleri, naralar atmalıyım.

Feryadımdan (Haykırışımdan. Çığlığımdan), evimde oturan kaçtı;
Figanımdan (Bağırarak ağlama, inlememden) komşum uzaklaştı benden.

Ne altın isteriz, ne gümüş, ne de mal;
Senin lûtfundan (İyiliğinden, yardımından) kol-kanat istiyoruz biz.

Ne hüküm yürütmez isteriz, ne hüküm vermek;
Senin hükmüne uymayı istiyoruz biz.

A aziz ömür (Sevginin, aşkın üstün tutulduğu yaşam), bizim ömrümüz (Yaşamımız) ol;
Ne hafta istiyoruz, ne ay, ne yıl (Uzun yaşamak).

Dolunay (Tam dolgun ve parlak evre) değiliz ki bir dolunayın peşine düşelim de boyumuz, yeni Aya (Yay biçimine- çevreleyene) dönsün.

Senin hayaline dalmak, senin hayalini gözden geçirmek için kendimizi, hayalden de daha ince bir hâle getirmeyi istemekteyiz.

Kova gibi kuyulara (İnip çıkarak) yolculuk etmedeyiz;
O güzel huylu Yusuf’u istiyoruz biz.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretleri, Şems Hazretlerinden ululuğunun-büyüklüğünün gereği iyiliklerini, yardımlarını istediğini öğrendik.
2.    Mevlana Hazretleri değerli iyi nitelikleri olanları aradığını, her birinden bir şeyler almak istediğini, bu nitelikte olanları bulamadığından Şems Hazretlerini hararetle aradığını öğrendik.
3.    Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini göremese bile görmek isteğinden vazgeçmediğini, hayal ederek bir şekilde ulaşmaya çalıştığını öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerinin ne mal, ne altın, ne gümüş, ne uzun dünya yaşamı, ne de hüküm yürütecek makam istemediğini, önemli kişi olmak, sözünün geçmesini önemsemediğini, yalnızca Şems Hazretlerinin vereceği hükümlere uymak istediğini öğrendik.
                          *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerinin kuyunun dibinde de gökyüzünün sonunda da güzel huylu Şems Hazretlerini aramak için yolculuk ettiğini öğrendik, anladık.
                         *
RAV

26 Aralık 2018 Çarşamba

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3550 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3550. A namazımın vaktini geçiren, hadi namaz vakti geldi;
Dinlen biraz.

A yüzlerce kalenderin kanını içen;
Kan içmek, helâl sana;
İçe-dur.

A ayıbın-arın (Toplumun ahlak kurallarına aykırı olan utanmanın), a adın-sanın (Bilinmişliğin-tanınmışlığın) düşmanı;
Senin aşkın, ondan sonra da esenlik (Sağlık, sıhhat, afiyet, eminlik)...

Senin sarhoşun olmak;
Sonra da ele-ayağa sahip bulunmak...
Delilik-dîvânelik (Bir şeye çok düşkün, davranışları aşırı ve taşkın olan);
Sonra da baştan geçen şeylerin kaydına düşmek (Yaşadığı olayın tesirinde kalmak)...

Bir şey soracağım;
Söyler misin?
Hiç böyle gönlü yanmış ham (Olgun olmayan) gördün mü sen?

Sevgilimin yorulduğu, bezdiği (Bıkıp usandığı) meydanda;
İster-istemez sustum işte.

A benim lâtif (Yumuşak, hoş, ince bir güzelliği olan) canım, a benim cihanım (Evrenim);
Şu ağır uykundan uyandıracağım seni.

Utanmadan-sıkılmadan borcumu (Gönlümü ona verdim, ondan geri) isteyeceğim;
Belirsin ki anam bilmez bir alacaklıyım ben.

 Gönlümde toz-toprak görürsem göz-yaşlarımla yıkar-arıtırım.

A can gülfidanı, meclise serpmek için bağrıma basmışım seni (Çok sevip benimsemişim).
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Sevgilinin dinlenmesi, Tanrı şarabı içerek sarhoş olması, sağlıklı, sıhhatli, emin olması gerektiğini öğrendik.
2.    Sevgilinin karşısında hiç direnç göstermeden onun top gibi istediği yere fırlatmasının gerektiğini, delilik bile yapsa ona neden-nasıl gibi sorular sorulamayacağını öğrendik.
3.    Ham kişinin önce uygun, uygun kişinin olgunluğa ulaşması, olgun kişinin de aşk makamına ulaşınca yanması sonra da ışık veren olması gerektiğini öğrendik.
4.    Çok sözden Şems Hazretlerinin hoşlanmadığı için Mevlana Hazretlerinin bunu bildiğinden yanında hep suskun kaldığını öğrendik.
5.    Gönlünü Şems Hazretlerine veren Mevlana Hazretlerinin kendiğ gönlü ile beraber Şems Hazretlerinin uyumasını istemediğini, gözyaşları ile uyanık olarak gönlündeki değersiz her ne varsa temizleyeceğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Can fidanı olan Şems Hazretlerini topluluğun bilmediğini,  Mevlana Hazretleri topluluğa bu güzelliği takdim ederek tanıttığını, ondan bilinçli olarak yaralanılması için zemin hazırladığını öğrendik, anladık.
                     *
RAV


25 Aralık 2018 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 3540 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

3540.  Lütuflarınla (Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik, yardım), keremlerinle (Soyluluğunla, ululuğunla, büyüklüğünle, asaletinle), işlediğim her suç, sevap kesildi, derecemi arttırdı.

İster yücelere ağayım (Çıkayım), ister aşağılarda kalayım;
Senin aşkınla Arş'a (Göğün en yüksek katına) yücelmişim ben.

Gülüp duruyorsam senin lûtfundur bu;
Haset (Kıskançlık) ediyorsam senin gayretindendir.

A benim arışımın-argacımın (Hırsımın, geliş-gidişlerimin) sırrını bilen, Tebrizli Şems’i anmayı yeter buldum artık.

 Padişahımın esrik (Sarhoş) devesiyim ben;
Boğazımda ne varsa onu geviş getiririm, onu çiğnerim.

Gül bahçesine benzeyen yüzüne, benzer huyum;
Saçtığım, kendi çiçeğimdir.

Deniz gibi yüzümü buruştururum, ekşi bir suratım vardır amma kucağım, incilerle, mercanlarla doludur.

Sevgili, benimle buluşmayı istemese de ben, onunla buluşma aşkında, mağara dostuyum ona.

Horluk (Önemsiz, değersiz, aşağı olmak), halkın gözünde ayıptır amma o ayıptır övüncüm benim.

Söz yelini (Rüzgârını) savur-gitsin (Salla rüzgârla gitsin);
Söz yelindendir ki böyle toz-toprak içindeyim ben.
                     ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Şems Hazretlerini bana ters gelse bile sözlerini doğru kabul ederek yaptığım davranışlarım başarımı artırıp Tanrı tarafından ödül verilecek duruma getirdi.
2.    Allah dostu Şems Hazretlerine âşık olması ile aşkın Mevlana Hazretlerini göğün en yüksek katına çıkarttığını öğrendik.
3.    Mevlana Hazretlerinin sevincinin, kıskançlığının Şems Hazretlerinin isteklendirmesinden, özendirmesinden, yüreklendirmesinden olduğunu öğrendik.
4.     Şems Hazretlerini anmanın bile insana çok değerli kazanımlar sağlayacağını öğrendik.
5.    Mevlana Hazretlerinin sözlerinin kaynağının söz ve davranışlarının sıra dışı olmasının da Şems Hazretleri olduğunu öğrendik.
6.    Mevlana Hazretlerinin yüzü ekşi olsa bile kucağında besleyen, süs oluşturan dağıtacağı hediyelerle dolu olduğunu öğrendik.
7.    Şems ve Mevlana Hazretlerinin birbirlerine can yoldaşı olduklarını öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini sınırsız, çıkara bakmazsızın, halkın değişlerine bakmaksızın sevdiğini öğrendik, anladık.

(Aşkı cinsellik görenlerin, erkeğin erkeği sevmesini sapıklık görenler aşktan pay alamazlar.

Peygamber efendimizle Ebu Bekir Hazretleri birbirine aşkla bağlı olduklarını, can dostluğu yaptıklarını aşağı kişiler dilleriyle söylerler ama manasını anlayamazlar.

Peygamber efendimizi seven Allah’ın ona “Habibim” (Sevgilim) diye hitap ettiğini, İslam dinini onun ağzından insanlığa öğrettiğini unutmayalım.

Aşkla yapılan her işten faydalı ve verimli sonuçlar alınacağını tekraren düşünmemiz gerekmektedir)
                     *
RAV

Popüler Yayınlar