11 Aralık 2017 Pazartesi

MEVLANA VE HER SEVİYENİN SIRRI



Yine halifelerin sultanı, Hakkın ve dinin kılıcı Hüsameddin Çelebi (Tanrı onun sırrını kutlasın) şöyle anlatmıştır:
 Şeyhim Mevlana Hazretleri bizim eve gelmişti.
Tabhanede (kışlık odada) birlikte halvete girdik.

On gün hiç iftar etmedi.
Kapı ve pencerelerin kapanmasını ve birkaç deste Bağdadi kâğıt getirmemi emretti.

(Kâğıtları getirdim) Hemen Arapça ve farsça olarak birtakım manalar saçmaya başladı.
Ben de o ne yazdırıyorsa yazıyor ve yazılan kâğıtları birer-birer okuyup yerlerine koyuyordum

Bu iş bitince ocağı yakmalarını emretti.
Sonra birer-birer alıp (Haberiniz olsun (dikkat edin), her şey (bütün işler) Tanrı’ya gider) (Süra suresi 53) diyerek ocağa attı.

Ateşin alevleri yükselip kâğıtlar yanmaya başlayınca gülerek “ Bu sözler gayblar âleminin gaybından geldiler ve yine ayıpsız olan o gayb âlemine gidiyorlar “ buyurdu.

Çelebi Hüsameddin buyurdu ki:
Ben uğur addederek bunlardan birkaç yaprak saklamak istedimse de şeyhim “ Hayır, hayır “ dedi ve “ Bu bakir (el değmemiş) sırlar, bu âlemin hayırlı insanlarının kulaklarına gidecek değerde değildirler.

Bu sözleri dinlemek kabiliyeti, yalnız Tanrı’nın has kullarının ruhlarında vardır.
Bunlar, onların ruhlarına ait gıdalardır “ diye ilave etti.

ŞİİR:
“ Benim sözüm, meleklerin gıdasıdır.
Eğer ben söylemezsem, aç olan melekler “ Söyle!
Niçin susuyorsun? “ derler.”

Sonra oradan çıkıp Zirva hamamına gitti.
Mübarek cübbe ve sarığıyla su haznesinin deliğinden kaynayan suyun içine daldı.

Yedi gün yedi gece orada kaldı.
Bir sabah başını hazineden çıkararak şu şiiri okumaya başladı:

“ Zindanın kilidini, insanları yiyen bu feleğin pençesini ve dişlerini kırmak için yeni bir bayram gibi tekrar geldim “

Matlaı bu beyit olan gazeli sonuna kadar söyledi.
Arkadaşlar çok sevindiler.

Mevlana bu gazeli okuyup bitirdikten sonra medreseye gitti.
Yedi gün, yedi gece sema ve toplantı oldu.

                                        ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark İslam Klasikleri 29,
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***

Neler öğrendik:
1.    Gayb âleminden gelen sırların ancak Tanrı’nın has kullarının dinleyebileceğini öğrendik.
2.    Meleklerin de Hazreti Mevlana’nın sözlerinden gıda aldıklarını öğrendik.
3.    Hüsameddin Çelebinin kabiliyetli Tanrı’nın has kullarından olduğunu öğrendik.
4.    Yaptığımız her işten Tanrı tarafından değerlendirildiğini öğrendik.

İşte böyle yaren,

Bu dünyada yaşarken Tanrı âlemiyle, gayb âlemiyle, meleklerle ilişki içinde olduğumuzu unutmamız lazım geldiğini bir daha hatırlayıp dikkatli olmalıyız.
                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar