(Mevlana
Hazretleri kazayı-kaderi anlatıyor)
1320.
hiçbir gördün mü ki dünyada hep gülsün, kaza-kader dikeninden ağlamasın?
Kazaya-kadere
mahpus (Hapsedilmiş) olmayan, kaza-kader
tarafından yaralanmayan, boyuna parlayıp duran hiçbir baht, hiçbir devlet
yoktur dünyada.
Hiçbir
kimse hırsızlamaca bir günlük zevke ermemiştir ki sonunda kaza-kader, onu
salkım gibi asa koymasın.
Kazanın-kaderin
oyunlarına karşı hiç kimsenin hilesi-düzeni fayda etmez.
Dostlar
(Allah dostları), bu kazaya-kadere hizmet
ederler;
Gerçekten
de kazaya-kadere canlarını feda ederler.
Şekil
ölü amma kazanın-kaderin çok-çok yardımıyla can kaldı, ölmedi.
Ceviz
kırıldı, içi olan can, kazanın-kaderin ambarında helvalarla doldu.
Ateşe
giden özsüzdü, İçi çürüktü onun, kazayı-kaderi inkâr yüzünden.
Sevgiliye
gidense kutluydu;
Can
özünü seçmişti;
Kazanın-kaderin
dostu kesilmişti.
A
benim gönlümde sırlar söyleyen, a kul (Sevgiyle
bağlanan) için işler pişirip kotaran (İşi
tamamlayan, bitiren).
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Allah’ın meydana
gelecek olayları ilm-i ezelisi (Başlangıcı olmayan ilim sıfatı) ile ezelde
(Başlangıcı olmayan öncelerde) bilip takdir etmesi ve bu hadiselerin zamanı
gelince, Allah tarafından yaratılıp meydana çıkarılması olduğunu öğrendik.
2.
Allah’ın bir
şeyin varlığını ezelde bilip, takdir etmesine kader dendiğini öğrendik.
3.
Kaderin yani
varlığı dilenilen şeyin zamanı gelince yaratılmasına kaza dendiğini öğrendik.
4.
Kaderin
tedbirlerle, sakınmakla değişmeyeceğini, fakat kabul olunan dua o bela gelirken
o kişiyi koruyacağını öğrendik.
5.
Günlük zevke
dalıp Allah emirlerini yerine getirmeyenlerin teşhir edilip cezalanacaklarını
öğrendik.
6.
Mevlevilerin kaza
ve kaderin zarar verici durumunu dualarıyla şiddetini azalttıklarını öğrendik.
7.
Kazayı kaderi
kabul etmeyenin özü ve sözünün dine uygun olmadığını öğrendik.
8.
Kaza ve kaderin
kişinin başkalarından gizlediği, sakladığı inanç seviyesini ortaya çıkardığını
öğrendik, anladık.
*
İşte
böyle yaren;
İnsan
gönlüne sırlar söyleyen, kendisine sevgiyle bağlanıp dost olanların işini
tamamlayan Allah dostunu kendine sevgili yapmış, sevgilisine kavuşmak için çaba
gösterenlerin kutlu olduğunu, candan hareket ettiğini, kaza ve kaderin dostu
olduğunu öğrendik, anladık.
Kazanın
ve kaderin muhakkak gerçekleştiğini biliyoruz.
İyi
yolda gidenin, iyilik edenin başına da gelir fakat inanmayan ve kötü insanın
başına gelen şiddette değildir.
Mesela
bir trafik kazası başına gelecek, yaralanacak, hastanede yatacak birine bu
kaza-kaderin iyi insan ise rüyasında yaşatıldığını, sıradan bir insan ise bu
kaza ve kaderi aynen yaşayacağını öğrendik, anladık.
Kaza
ve kaderin iyi sonuçlar vermesi için duası kabul olunan kişilerin dua etmesi,
böyle kişilere hizmet ederek duasını almak gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ