(Mevlana
Hazretleri Allah dostuna âşık olanın sıkıntıdan korkmadığını, cesur olduğunu anlatıyor)
650.
A Senâyi âşığa dert gerektir nerde dert?
Güzellerin
mihnetini (Sıkıntılarını), eziyetini (Zahmet ve sıkıntıya uğramak) için er olmak gerek,
nerde er?
Güzellerin
cevri-cevası (Üzüntü vermesi), dünden de
üstündür, yarından da;
Gönlünde
dünün yarının kaygısı hiç yer etmeyen tek kişi nerde?
Kendini
dün-yarın kaygısından kurtulmuş sanırsın, böyle bir hülyaya düşersen bil ki bu
üstünlüğün, bu kaygısızlığın tacı-tahtı olur;
Fakat
padişah yol alırken önünde savul-savul (Yol açın,
yoldan uzaklaşın) diyen çavuşlar bulunur, hani onlar?
Yedi
denizin içinde hani kuru kalmış eteğin;
Yedi
cehennemin içinde hani yanmamış, soğuk kalmış tabiatın (Huyun, karakterin)?
Bu
etek sende yok, bu tabiat sende yok, fakat olmasını istiyorsan hani soğuk-soğuk
ah edişin, nerde sıcak gözyaşları döküşün, nerde sararıp solmuş yüzün?
Yol
alan aşka nerde bir armağan dememem için her solukta, o düzgün anayoldan gönül
kokuları gelip durmada.
Musa’nın
kavmine, şu denizde toz ne arar demeyesin diye deniz tozmada;
Bu
toz, erenlerin bedenlerinden tozuyor.
Onun
kızışışında, onun sövüşünde öylesine bir tat-tuz var ki her gece kan içen
gözleriyle kavga edip duruyorum.
Aşkının
tuzakları kolumu-kanadımı yorsa, usandırsa bile can dudusu, onun şekerlerine,
onun bademlerine doymaz.
Ayrılık
gecelerinin korkunçluğunu, ıssızlığını niceye bir sorup duracaksın bana?
Onun
devlet günlerinde gece mi kaldı ki?
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Âşık kişinin
dertlerden, sıkıntılardan, problemlerden, hastalıklardan korkmaması,
yaşantısının vazgeçilmez bir parçası olarak kabul etmesi gerektiğini öğrendik.
2.
Âşık kişinin ne
geçmiş ne de gelecek de kötü bir şey olacak düşüncesinde olmadığını, tek
düşüncesinin sevdiği Allah dostundan uzak kalmak olduğunu öğrendik.
3.
Âşık kişinin geçmişle
ve gelecekle ilişkisinin olacağını, olanaksızlıktan ve çözümsüzlükten hayal
âlemine tatlı düş kurarak gerçeklikten uzaklaşmayacağını, daima yolunu bir
şekilde açanların olacağını öğrendik.
4.
Âşık kişinin ah
edişini, gözyaşlarını başkalarına göstermemeye çalıştığını, bu konularda soğuk
davrandığını, gereksiz telaş, gürültü ve heyecan yapmadığını öğrendik.
5.
Âşık kişinin aşk
anayolunda her an müjdelerin kokusunu duyacağını öğrendik.
6.
Herkese su
görünen denizin Musa’nın kavmine toz olduğunu, bunları arasından geçerek
kurtulduklarını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Sevgilisinden
ayrı düşen âşığın, şaşkınlık içinde güzel yaşadığı günleri arayacağını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ