(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerine olan
ilişkisini anlatıyor)
3920.
Hatırlıyor musun?
Sarhoşluk
yüzünden akılla kavgaya girişmiş, savaşa kalkışmıştın;
Onun
anahtarını kırarsan kim kapını açar senin?
Tatlı
bir dertle kaynamıyorsun;
Hâsılı
(Sözün kısası) sirke satmadasın (Sözlerin insan yüzünü buruşturuyor);
Abıhayatın
(Ölümsüzlüğün) yolunu kesmişsin;
Yüzünün
suyu gitmiş (Canlılığı kalmamış) vesselam (Son söz budur).
Yüceldikçe
yücelmiştin, üstünlük satmada, deliller göstermedeydin;
İşte
şimdicek aşkın mihenk taşı (Hakiki ile sahteyi ayıran)
geldi-çattı;
Hani
sorun, nerde cevabın?
Tacirlerin
en büyüğüydün, kendini Kaarun gösteriyordun;
Bu
bir rüyaydı, dördün, geçti gitti;
Çünkü
başındaki uyku dağılıverdi.
Çok
büyük laflar ettin amma sonucu ayranın içine düştün;
Senin
saf şarabın ayran, elindeki ayranı içedur.
Bu
sözlerin anlamını bilirsin amma gene de gizle;
Gizle
de gönül levhindeki (Yazı tahtasındaki beliren)
sözler, yazıya düşmesin.
A
dilber, işrete koyulma çağı gelip çatmadı mı artık?
A
şeker madeni, şekerler saçma zamanı gelmedi mi ki?
Sen
abıhayata benziyorsun, biz de yerin altındaki tohuma benziyoruz;
Artık
lütfunla (İyiliğinle) bize karışma, bizimle
karılma (İçimizde kalma) zamanı geldi.
Tohum
gibi çürüsem de sonucu yücelir, bir fidan kesilirim;
Çünkü
bütün şeyleri bir şeye katsan elbette bir şey meydana gelir.
Bundan
sonra a Tanrı kılıcı, elinde keskin ol;
Çünkü
senin lütfunla (İyiliğinle) ateşten de daha
keskin, daha sert olma çağı.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Şems
Hazretlerinin kendisinin istediği gibi değil de Mevlevi topluluğunun sevip
saygı duyacağı, iyiliklerini göreceği yakınlığa gelmesini, bu çeşit insanlarla
karışmasının yararlı olacağını Mevlana Hazretlerinin söylediğini öğrendik.
2.
Başkalarından
üstün olsak bile kendimizi böyle görmenin bir hayal, bir rüya olduğunu, yanlış
olduğunu, ölümsüzlüğe giden yolu kendimizin kapatacağını öğrendik.
3.
Çok büyük laflar
etmekle geveze durumuna düşüleceğini, başkalarını aşağılayan bir davranış
olarak gözükeceğinden, sadece o an gerekli olanı söylememiz gerektiğini
öğrendik.
4.
Aklı başında
olanın çıkarı için gerçek olan sözleri söylemeden vazgeçebileceğinden hakikatin
çıplaklığıyla ortaya çıkmayacağından kişinin sarhoş olup kendisindeki sözleri
olduğu gibi söyleyebileceğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems
Hazretlerinin Tanrı kılıcı gibi davranması istendiğini, hassas, dikkatli,
kıvrak, etkili ve tartışmaya meydan bırakmayacak güçle, bağışlaması,-hoşgörüsü
olmayan, katı, gönül kırmaktan çekinmeyen sertlikle uygulama yapan olma
zamanının geldiğini Mevlana Hazretlerinin istediğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ