(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
3310.
Sonra da (Şems Hazretleri) yanındakilere diyordu
ki:
Böylesine
bir kuş, bu çeşit tuzağa lâyık (Uygun) değil mi?
Bahçede
sarhoş bülbülüm ben, ötüşümü dinle;
Kafese
girme (Aldatılıp kendinden çıkar sağlatma), dam
kıyısına konma (Tutsak edilebilecek bir yerde bulunma).
Sustum,
gazelin kalan kısmını söylemeyeceğim;
Ancak
benim gibi cehennemleri içip sömüren birisini bulursam o vakit söylerim.
Aşığın
ne korkusu olabilir ayıplanıp arlanmaktan, kötü ada –şana sahip olmaktan;
Çünkü
aşk, zaten sultanlıktır, olgunluktur, murada maksada ulaşmaktır.
Aşk
kaplanı, dünyanın renginden, kokusundan ne diye korksun;
Yokluk
timsahı, cehennemleri içip sömürmeden ne diye ürksün.
Âşık,
o şarabın verdiği sarhoşlukla ne hallere düşer;
Kadeh
bile o şarabın yüzünden erir, kadehlikten çıkar.
Toprağın
da yeri mi, sözü mü olur?
Dağa
bir katreciği döktü de dağ, binlerce kavgaya-gürültüye düştü, binlerce
coşkunluğa, sarhoşluğa girişti.
Sırça
bir gönüle sahip oldukça aşk kadehini nerden bileceksin sen;
Bu
tuzağa tutulmuş bir kuşsun, aşk tuzağını nerden anlayacaksın sen*
Arı-duru
denizden bahsetmiyorum;
Deniz
şöyle dursun, köpüğünü görsen cıvaya dönersin de hiçbir avuçta karar edemezsin.
Bulanır
kararırsan onun arılığının ne suçu var?
Sen
sirke içer durursan şeker kamışının ne kabahati var.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Şems Hazretleri
Mevlana Hazretleri için güzel bir kuşun kendi isteği ile tuzağa düşmesinin
uygun olduğunu söylediğini öğrendik.
2.
Âşık olan kişinin
kendisini yol almaktan alıkoyacak toplumun insana yüklediği utanma duygusunu,
kötü anılmayı geçersiz hale getirdiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Tanrı
şarabının düştüğü yerde kavganın gürültünün, coşkunluğun, sarhoşluğun
olacağını, katılıkların eriyeceğini, o bakımdan bu şaraptan içmeye çalışmamız
gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ