20 Şubat 2017 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 2640 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Tebrizli Tanrı Şems’ini anlatıyor)

2640. Tanrı’nın her an ballar-şekerlerle (Tatlılıklarla) geliştirdiği o yüze hiç yaraşmıyor, ekşitme yüzünü.

Çehrenin asık olması şöyle dursun, yeri mi bunun?
Yüz binlerce acıyla ekşi, yüzüne yaklaşsa güzelleşir, neşelenir, gider.

Kıyamet günü, yüzün gizli kalırsa cehennem, cennetlerin başköşesinden bile daha hoş olur.

Kış ortasında yepyeni bir bahar diliyorsan güzelliğinin bahçesine gir de ağaçlar dik.

Halkın, Cuma günü bayramlar görmesini istiyorsan minbere çık, sıfatlarını (Niteliklerini) oku, kendini öv.

Hayır, yanlış söyledim, çünkü sen minbere çıksan minber kanatlanır, gönül gibi uçuverir.

Beni şekerinle, ballarınla konuk et;
Ot getirip koyma önüme, hayvan değilim ben.

Melek ne yer?
Tanrının güzelliğini;
Ay ile yıldızın gıdası, dünyanın güneşindendir (Şems Hazretlerinin nurundan aydınlanır).

Mısırlılar, ekmek derdiyle korkulara düşerken halk, o kıtlıkta Yusuf’un güzelliğinden gıda alıyordu.

Susayım, çünkü bir kere daha söze dalayım da kendisi ortadan kayboluversin;
Bunu istiyor sevgili.
                          ***     
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                         ***
Neler öğrendik;
1.    Tebrizli Tanrı Şems’inin yüzüne bakmanın tüm ihtiyaçlarımızın karşılanıp doygunluk sağladığını öğrendik.
2.    Şems Hazretlerine yaklaştıkça Tanrının özelliklerinin onda gösterildiğini görüp şüphelerden arınarak inancımızın sağlam olacağını öğrendik.  
                                *
İşte böyle yaren;
Yemek içmek derdinden kendimizi kurtararak İlahi âlemin güzelliklerini ve oradaki kişileri görüp tanımamız, onlarla birlikte olmak için uğraşmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                               *                                                          

RAVLİ

Popüler Yayınlar