1 Aralık 2016 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 1080 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Ebu lehep’i anlatıyor)
1080- Gönlü, yüreği karaydı, ocağı kördü, büsbütün karardı.
Boş bir kazandı, evin bir bucağında baş aşağı çevrildi, kalakaldı.

Cıva gibi oynayıp duruyordu;
Fakat temelinden canı yoktu onun;
Eğreti bir oynaştır gösterdi, derken bu oynayış bitti, böylece kaldı gitti.

Baş çekmesi, hilesi-düzeni yüzünden gönlü, kan çanağına döndü de gene imana gelmedi Abû-Lehep;
Gönlü Ahmed’in (Hz. Muhammed’in) cilasıyla bir türlü cilalanmadı.

Bir yün parçasıyla ayna temizler gibi düşüncenin yüzünü sileyim de ayna gibi göstereyim sana, kim râm oldu (Buyruğun altına girdi), kim baş çekti (Ayrılıp gitti), inada düştü (Direnebildi);
Bir seyret.

O kişiyim ben ki hatırıma gelenden başka bir şey söylemem;
Hatırım da bir solukta akıl kesilir, zaman da olur, çılgınlığın ta kendisi olur.

Başın için, sen benim içimi apayrı bir nehir say;
Hem de bu şehir, suyla-toprakla kurulmadı, ol emriyle oldu (Yasin suresi 82).

O ne yaptı, ne yana gitti, bu, şu beden âleminde ne hale geldi;
Bu çeşit dış âleme, şunun-bunun iyiliğine-kötülüğüne ait hiçbir sözüm yoktur benim.

Sus ki bir şey bilmez, bir şeyden anlamaz kişinin gönlü, kınamayı kendine çeker, alınır;
Eğri görüşlüler daima vardı, şimdi olmadı ki zaten.

Bana senin akıyk (Akik) dudakların gerek, şekerden ne fayda var?
Bana senin yüzün gerek, Ay’ın ne faydası olacak?

Bana senin zekâtın gerek (Allah’ın emriyle vereceğin uygun, lüzumlu), ne yapayım hazineyi?
Bana senin belin gerek, kemerin ne faydası var?
                             *
Neler öğrendik;
1.    Allah’ın emirlerine, Allah’ın sözlerini söyleyen kişiye karşı olanın kötü, uğursuz ve sıkıntılı işler yaptığını her türlü fenalığa hazır olacaklarını öğrendik.
2.    Peygamberimizin söylediği sözlerin görünür ve görünmez faydalar verdiğini, kişiyi mutlu ve uğurlu hale getirdiğini öğrendik.
3.    Mevlana Hazretlerinin apayrı bir kişiliğinin ve yapısının olduğunu, bu durumun Allah’ın ol emri ile oluştuğunu kendi sözünden öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerinin söylediği sözlerin kişiye özel olmadığını, madde, para-pul, mal-mülk kazanmaya ait sözler söylemediğini öğrendik.
5.    Duyulmuş veya duyulmamış Allah sözlerini söyleyenin şeker dudaklı kimse olduğunu, Allah dostlarının susmadan kırkta birini olsun söylemeleri gerektiğini öğrendik.
                              *                            
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerinin sözlerinin fayda ve parlaklığına inanmayanların olduğu ortamda susmak gerektiğini çünkü:

Bilmeyen-anlamayan eğri kişilerin Mevlana Hazretlerinin sözlerini kendilerine yapılan kınama olarak yorumlayıp alınacaklarını, üzüleceklerini, bu dünya hayatında hep böyle olacağını öğrendik, anladık.
                              *

RAVLİ

Popüler Yayınlar