70-
İşin altına dönmüş, ayarı tam altın kesilmişse, kumaşın bez yıkayana rehin
verilmemişse, bu yılın inciyse, geçen yılı anma artık.
Gülün
geçip gittiğini gördüğün halde ona kapılman, meyletmen, aşağılık bir iş değildir
de nedir?
Acıklanacak
( Üzülmek, acımak, kızmak, öfkelenmek, inat etmek)
bir şey değil mi bu hal?
Sakın
anma onu.
Tanrı
zevkimizi tertemiz, neşemizi daimi etsin, bizi de sizden uzak düşürmesin;
O
haline Tanrı tanık;
A
amca, yüzünü bize dön.
Cafer’in
(Tayyar’ın) eli (Savaşta
kaybetmiş ama elinin yerine kanat olmuş) , yüce dağ başına iz etti;
Vuslattan
(Sevgiliyle buluşma) ayrı düşmüş aşığa döndü
dağ.
O
el izinin ağzı olsaydı derdini anlatırdı;
Dinleyin
a nazlılar-nazeninler diye dilsiz-dudaksız söylerdi derdini.
Aynı
Cafer’in iziyiz biz de (Elimizi kolumuzu kaybetmişiz),
ayrılmışız o elden, acıyın bize;
Bir
de iyice bilin ki ne yapıyor, ne ediyorsa bütün hareketlerimiz, görünüşte bize
aittir ancak.
Çünkü
sedef, inciye eş olunca oynar.
Sus
artık, yeter, uzadı gitti şu kovuculuğa benzer sözler.
Senin
yüzünden sabrı-kararı kalmayan sana ulaşır, seninle karar eder.
Dikeninle
gönlü yaralanan kişi varır, erişir senin gül bahçene.
Gül
de senindir, süsen de, bütün gül bahçesi de.
Senin
gözünden harap olurlar, baharından zevke dalarlar, çalıp çağırırlar.
Yerden
göğe dek ne varsa hepsi de hem söylemededir, hem susmada;
Âşıkların
gönülleri gibi, canları gibi senin yüzünden içleri kararsız bir hale gelmiş
onların.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Bizi bağlayan
para, mal, mülk gibi dünyalık bağlardan temizlenmişsek geçmişi, bu ana getirip
üzülmemek gerektiğini öğrendik.
2.
Yapısı ve yaşam
şekli sona erene üzülmemek, kızmamak, öfkelenmemek, tesiri altında kalmamak,
inat etmemek gerektiğini öğrendik.
3.
Lezzet almamızın
tertemiz olması ve mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevincimiz devamlı
olması için Mevlana Hazretlerinin Allah’a bizim için duacı olduğunu öğrendik.
4.
Cafer’i Tayyarın
elinin izinin bir dağda olduğuna inanıldığını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah’ı arama derdine düşen kişinin, gönlü yaralanan
kişinin Allah’ın, gül bahçesine ulaşıp kavuşabileceğini, yani insanı kendinden
geçirecek ilahi kokuların bir arada olduğu yere ulaşabileceklerini öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ