27 Ekim 2016 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 380 İNCİ BEYİT

(Hazreti Mevlana Şems Hazretlerini anlatıyor)
380- Ne şarap bu;
Onun aşkı kendi eliyle getirmiş bu şarabı.
Ne inci bu;
Hiçbir denizde yok bu çeşit inci (Başka şekle dönüştürülemeyen,  değişmeyen mücevher).

O şarabın bir kadehçiği Zühre’nin (Venüs yıldızı) (Güzellik ve zarafetin) eliyle Mirrih’e (Merih yıldızı) (Uğursuzluğa, kutsuzluğa) sunulsa, bir yudumunu içse Mirrih, kızgınlığı da bırakır, safrası da yatışır (Mide bulantısı geçer).

Bir sen kaldın, bir şarap kaldı, hepimiz de yok olup gittik, yüzünü ne diye kendinden gizlersin?

Bir sen varsın amma lalanın kıskançlığı da var, o da görüp gözetmede seni;
Lalanın hatırı için binlerce âşık öldürdün sen.

Lalanın (Bakıcının, eğiticin, öğreticin) olmadığını bildirmek için her an, yok-yok der durur;
Varlığın hatırı için yokluğun da vur boynunu gitsin.

Hani binlerce bilgin kişinin bilgisini de, aklını da kapıp götüren o şarap yok mu?
O bildiğin şaraptan bir kadehçik sun lalaya;

Yahut da şuh gözlerinle bir bakıver bana;
Çünkü senin bakışın, dirilere bir ikinci hayattır.

Gam-keder tozunu sula, yatıştır;
O savaşı-kavgayı uykuya yatır, uyut artık.

Ona yapışalım, sarılalım diye aşk Tanrısı yolladı onu bize;
Çünkü o yüceler yücesine sarılmaya lâyık kimsecikler yok.

Gazel yarım kaldı, söylenemedi;
Fakat ne yazık, ben başımı da kaybettim, ayağını da.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                         ***
Neler öğrendik;
1.    Tanrı şarabının bir damlasının bile insanlarda çok büyük değişikliklere neden olduğunu öğrendik.
2.    Aşkın Tanrının yüce kişilere armağanı olduğunu öğrendik.
                              *
İşte böyle yaren;
Gam, keder, üzüntü, umutsuzluk, korku ve başka insana sıkıntı veren her ne ise kişinin âşık olmasıyla bunlardan kurtulduğunu, tek derdinin aşk olduğunu, aşkı ebedi yaşadığını öğrendik, anladık.
                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar