(Hazreti Mevlana kendini ve dostlarını anlatıyor)
320-
Sorun izimizi bulanlara, yüzümüzü (Gerçekliğimizi-Hakikatimizi)
görenlere, sorun da şükrederek söylesinler size;
Kuyudan
kurtulduk biz.
Hekimler,
uzak bir yoldan geldiler, gurbete düştüler de eriştiler buraya;
Öylesine
eşsiz-örneksiz ilaçlar yaptılar ki görmedik hiç.
Derdin
başını ezeriz ayağımızla, gamı (Üzüntüyü)
süpürür atarız evden;
Hepimiz
de güzel dilberleriz, hepimiz de bayram ayına benziyoruz.
Tanrı
hekimleriyiz, kimseden tedavi ücreti almayız;
Çünkü
içimiz temiz, tama (Yemeğe) düşmemişiz, pis
değiliz biz.
Bu
ilacı helile-melile (Tohumları tıpta müshil olarak
kullanılan bir bitki-Kül içinde pişirilen ekmek) sanma;
Bu
meşhur kökleri, ilaçları cennetten getirdik biz.
Her
şeyden haberi olan hekimleriz, idrara (Pisliğine)
bakmayız, çünkü bu düşünce gibi hastanın bedeninde yürür koşarız biz.
Ağzını
açma hiç, dinleyenlerin çoğu kuzgundur (Çirkin
olmalarına rağmen kendini güzel görenlerdir);
Artık
lafa girişme;
Zaten
biz de uçtuk gittik.
Coşun,
coşun, biz de coşkun deniziz zaten, aşktan başka hiçbir işimiz-gücümüz yok,
aşktan başka bir iş görmüyoruz.
Şu
toprağa sevgiden başka, aşktan başka hiçbir tohum ekmeyiz, şu toprağa, şu
tertemiz tarlaya başka bir tohum ekmeyiz biz.
Padişahımızın
yüzünden ne sarhoşuz, ne sarhoş;
Gelin,
gelin de elimizi uzatalım size.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Mevlana Hazretlerinin ve dostlarının güzel insanlar
olduklarını, doktor özelliğinde ruh sağlığı ve bunun sonucu olarak beden
sağlığına kavuşturacak donanıma ve yetkiye sahip olan kişiler olduğunu
öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah’ın verdiği yetki ve özellikler ile ben ve ben
merkezli olmadan, dünya çıkarlarına bağlı olmadan Mevlana Hazretlerinin ve
dostlarının insanlara karşılık istemeden ve beklemeden yardım ettiklerini,
tohum niteliğinde güzel huyları kişilere vermekte olduklarını öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ