(Hazreti Mevlana Mevlevilerin ortamına gelen Şems Hazretlerini
anlatıyor)
150-
Neşeyle haşır-neşir oldular mı (Bir araya toplanıp
dağıldılar mı) başları daha da fazla döner, daha da fazla sarhoş
olurlar;
Savaştan,
kavgadan başları meydana düşer adeta.
Canlarının
buyruğundan, seher çağlarından, seherlerde içtikleri şarap (Gam ve kederden eser bırakmayan Allah sevgisi)
yüzünden sağda-solda ırmak-ırmak bal nehirleri, şarap nehirleri coşar, akar.
Bir
solukta kucaklaşırlar sevgiliyle, bir solukta sevişirler, bir solukta neşeden
secdeye kapanırlar, bir nefeste de savaşa girişirler, dedi-kodu-ya düşerler.
Bir
an gelir ki o şeker dudaklı, şeker soyundan, şeker boyundan gelme, şeker mi
şeker sevgili onlarla beraberdir, böyle şaşılası bir hale geldiler mi artık
edep arama onlarda.
And
olsun Tanrıya, güzel bir sakisin (İnsan ruhuna Allah
sevgisi, Allah nuru saçan kimsesin), vefalı (Sözünde
duran, sevgi ve bağlılığı devam ettiren) bir bâki (Daimisin, kalıcısın);
Öylesine
halimsin ki (Yumuşak huylu) bağışlayacak suç
ararsın;
Öylesine
bir huyun (Ahlakın) var ki neşe (Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevinç), zevk (Hoşa giden veya çekici bir şeyin elde edilmesinden,
düşünülmesinden doğan hoş duyguyu, hazzı) araştırırsın.
Canım
benim, elinle senin sarhoşuna iki kadeh şarap sun da göklerin sırrını kıldan
kıla duy ondan.
Onun
kadehine dök şarabı, utanmadadır o, utanmada;
Dök
şarabı da kutluluğunla utançtan kurtulsun o, kurtulsun utançtan o, kurtulsun
utançtan o.
Akıl
şaraba gark oldu mu devlet kapısı açılır;
Her
kerem (Büyüklük, olgunluk, yücelik) kesesi “Doyurun”
emriyle çözülür.
Bırak
o kabuğu da özü, içi gör, özü güzel güzeli seyret;
Hele
bir şu Ay yüzünü örten kat-kat, buluta benzer örtüleri aç.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Mevlevi
topluluğunun neşeyle anı yaşayarak sevinç içinde vakit geçirdiklerini öğrendik.
2.
Mevlevi Topluluğuna
Şems Hazretlerinin ruhaniyeti gelip tesir etmeye başlayınca Mevlana Hazretleri
ile oradakilerin kendinden geçtiklerini, coşkunluğun son duraklarına
vardıklarını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah’ı sevdiren Allah nurunu saçan Allah dostlarının
dünyada hiç bir kulağın duymadığı her sözünün insanı sarhoş edip kendinden
geçirdiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ