3970.(
Mevlana Hazretleri Allah dostu Şems Hazretlerini
özleyişini anlatıyor)
Gönülden
kaybolduysan şu gönülde ne işin var, (Gönlümden
gitmedin) ne yapıyorsun orada?
Yok,
gönüldeysen sevda işiyle (Aşırı ve güçlü tutkulu istek
ile) ne haldesin?
Ey
Tebriz’in övündüğü eşsiz-benzersiz padişah Şems, “ İki
yay kadar kaldı araları, daha da yakın” durağında ( Necm suresi 9) ne
âlemdesin?
Ey
o kıpkızıl şarap kadehini (İçi şarap dolu Tanrı kadehini)
eline alan saki (İnsan ruhuna Allah sevgisi, Allah nuru
saçan kimse), ey o terü-taze (Çok taze)
güzelim gazeli tutturan çalgıcı.
A
dilber (Alımlı, güzel), sen o dolunaya benzer
(Parlaklık) yüzünden örtüyü kaldırdın da saki de yok oldu gitti, çalgıcı da.
A
meclisin sahibi, adını aşk koymuşlar;
Bu
ne kıyamettir ki yeni baştan kopardın gitti.
A
koskoca küp, her gamın (Sıkıntının) ilacısın
sen;
Hasta
değilsin, başın da ağrımıyor, ne diye başını çatmışsın?
Bir
can var, pek latif (Yumuşak, hoş, ince bir güzelliği
olan);
Bir
cihan var, pek zarif (Söz ve davranışlarıyla hoşa
giden, beğenilen);
Fakat
sen şu iki perdeyi (Görüşe engel olan latiflik ve
zarifliği) de kaldırıvermişsin ortadan.
Candan,
cihandan âşığın gönlünü kapmışsın;
Gerçekten
de pek nazik, pek arık (Zayıf-cılız) bir av
avlamışsın.
A
böylesine tuzağa av olan, binlerce Husrev’in, binlerce Sencer’in
tacına-tahtına, malına-ülkesine sahip olmuşsun.
Ucu-bucağı,
dibi-kıyısı olmayan bir denizdesin, su ancak topuğuna çıkmış;
Ateştesin,
semenderin (Ateşte yaşayan ve ateşten çıkınca ölen
hayvanın) huyunu almışsın, yanmıyorsun.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
**
Neler
öğrendik;
1.
Vücut başka bir yere gitse bile gönülde sevgi ile yer edilenin
unutulmayacağını, daima çekim gücü oluşturacağını, sevgi ve ilginin bağının
devam edecek olan ilişkiyi canlı tuttuğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin büyük bir rahmet ve bereket
birikimine sahip olduğu halde ölümsüz bir yaşamı tercih edip yaşam bçimi haline
getirdiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ