13 Aralık 2012 Perşembe

OĞULA AŞIRI SEVGİ GÖSTERMEK

Güzel bir oğlu olan ihtiyar 13

Bir ihtiyarın ay gibi bir oğlu vardı.
Huyu güzel ahlakı hoştu.

Hünerli, marifetli bir çocuktu.
Babası, onu bir hayli yaşayacak, hatta hiç ölmeyecek sanmıştı.

Nihayet öldü, babasının canını yaktı.
Ciğerini yaktı yandırdı desem de söz mü?

Yüzlerce ciğer, onun derdinden yandı yakıldı.
Babası, kendinden geçmiş, şaşkın bir halde tabutun arkasından gitmekte.

Başına topraklar saçmakta, feryat etmekteydi.
Dertli bir gönülle başını gökyüzüne kaldırdı da dedi ki:

 Senin hiçbir şeyle alakan yok ki.
Oğlun yok mazursun (Mazeretli)

Perde ardında her şeyden münezzehsin (Ayrı) de o yüzden benim derdime aldırış bile etmiyorsun.

Sonsuz tövbe ve istiğfarı duymadıysan bile külbe-i ahzana (Üzüntü evine) girmiş.

O da senin gibi alakasız olsaydı şüphe yok ki eşsiz, örneksiz bir hale gelirdi.

Oğul babasıyla kırk yıl bir arada yaşadı da neden babasının çalışması, bir an bile fayda vermedi?

Öyle yazılmışsa bu yazı, mutlaka yanlış bir yazı,
Böyle söylenmişse bu söz de yerinde bir söz değil!

                                     ***
 İLAHİNAME FERİDÜDDİN-İ ATTAR M.EB. YAY. 392

                                         *
İşte böyle yaren,

Allah sevgi yönünden kıskançtır.
Kendisinden daha fazla yaratıp sana verdiği nimeti seversen, geri alır.

Sende acısı kalır.
Bu sözlere çok dikkat et unutma.

Fazla açıklama yapılmaz.

                                              *
RAVLİ
 

Popüler Yayınlar