Nihayet dünya sevgisi, dünyanın içindedir.
Eğer bu çocuğu bana
verirlerse onu öyle yetiştiririm ki, ne onu istesin, ne de bunu.
Görenler, bu melektir, bu
insanoğlu değildir desinler.
O benden badem istese, yüzüne
bir tokat vururum:
Aç isen işte ekmek, yoksa
saçmalama derim.
Kedi bir yere pisleyince
nasıl pisliği ona gösterir sonra yüzüne sürerlerse ben de öyle yaparım.
İnsanın gıdası ekmektir.
Zaman-zaman çorba ile et de
olur. Üst tarafı oyuncaktır.
Küçük yaşta iken seni düşkünlüğünden kurtarayım ki, büyüdüğün zaman oyunun
ne olduğunu anlayasın.
Onu böylece kısa bir zaman
içinde yetiştirirsem, çok acayip bir insan olur.
Ölünceye kadar hasta olmaz. Emirsiz ağzına bir lokma koymaz, parmakla ağzından çıkarırlar.
Çünkü böyle olmazsa büyüdüğü zaman kendi bildiğine göre hareket eder, öğüt kâr
etmez.
Meğerki onu öldüresin veya
ölünceye kadar dayak atasın.
İşte şu sert tavsiyeden
maksadım ancak nefsin terbiyesidir.
O başını nereden kaldırırsa
kaldırsın, artık öfke yönünden bir şey yapamaz.(M. 297)
Adamın biri toprağı
kazıyordu, başka biri geldi, bu sağlam toprağı niçin harap ediyorsun diye
çıkıştı.
O yapmakla yıkmak ne demek
olduğunu bilmiyordu.
Toprağı harap etmesen, yüzünü
gözünü yırtmazsan o zaman harap olur.
O yırtıp kazmak toprak için
bayındırlıktır. Yoksa ekin bitmez.
Yolcu, derisinin açık
mesamelerinden (Ter bezlerinden) ter çıkıncaya kadar üzüm yer.
Başka bir şey yerse onu
zorlukla yakar. Onun terle dışarı çıkması zor olur.
Tıp budur.
Hikmet ve bilgi sahibi Yüce
Allah'ın katından imdat olmasaydı velilerin işi nasıl olurdu?
İşleri belki kırk bin yılda
düzelmezdi.
Yirmi misli daha ömür
sürseler bile yine yetmezdi.
Başka peygamberlerin bin
senede elde edemediklerini Hazreti
Muhammed (S.A.) en kısa bir
süre içinde elde etti.
Hikmet ve bilgi sahibi Allah
katından ona kudret verildi.
***
MAKÂLÂT. Şems-i Tebrizi.Çeviren Mehmed Nuri Gençosman.
ATAÇ yayınları Tasavvuf 6
***
Neler öğrendik:
1. Kim sevgiyle ne söylüyorsa o söylediği her neyse onun
içinde, onun bir parçası olduğunu öğrendik.
2. Yiyeceğe ve dünya zevklerine düşkün olmaktan kurtarmak
için küçük yaşta usta bir yetiştirici ile yetiştirmek gerektiğini öğrendik.
3. Kişi eğitimsiz büyüdüğü zaman kendi kafasına göre
hareket edeceğini, öğüt dinlemeyeceğini, çok zorlanarak doğru yola
sokulabileceğini öğrendik.
4. Eğitimsiz büyümüş insana öfkenin egemen olacağını
öğrendik.
5. İnsan eğitiminde eğitilecek kişinin toprak gibi
düşünülmesi, toprağın verimli olması için ne gerekiyorsa yapılması gibi insana
da benzerinin yapılmasının gerektiğini öğrendik.
6. Tanrıya ulaşmak için yolculuğa çıkanın bilgi gıdasını
bir kişiye bağlanarak alması gerektiğini, anlama ve anlayışının böyle doğru
olarak gerçekleşebileceğini öğrendik.
7. Değişik kişilere bağlananın anlayışında karışıklar
olacağını ve istenilen anlayışa ve kavrayışa çok zor ulaşacağını öğrendik.
8. Allah’ın yardımı olmadan hiçbir şeyde başarı
sağlanamayacağını öğrendik.
Allah
katından yardım almamız gerekmektedir.
Bir
büyüğümüze gönül bağlayarak Allah’tan peygamberimiz nası yardım aldı ise yolunu
öğrenip uygulamamız gerekmektedir.
Kendi
kafamıza göre ilim diye nice kitaplar okusak, yıllarca düşünsek, çok uzun süre
bu konuda çalışsak elde edişimiz çok az ve yetersiz olur.
Peygamberimize
gönül bağlayıp bize sırları veren büyüğümüzü bulup bağlanmamız ve yararlanmamız
önemlidir, olmazsa olmazlardandır.
*
RAVLİ