Birdenbire hamamın külhancısı
(Hamamı kızdıran kişi) Mevlana’nın arkasına düşüp:
“Çok fakir ve çoluk çocuk
sahibiyim.
Dünyalıktan (mal, mülk, para)
da hiçbir şeyim yoktur.
Mevlana’nın bana bir şey
vermesini istiyorum” diye yalvarıp yakardı.
Mevlana “ ağzını aç “ dedi
O da ağzını açtı.
Mevlana avucunu onun ağzına
kapadı.
O fakir külhancı
arkadaşlarının önünde “ Dinarların sıcaklığından dilim yandı ise de ziyanım
kapandı “ diye hikâye etti.
Zavallı külhancı bitap bir
hale gelmişti.
Delilik yapmak ve dünyayı
delirtmek istiyordu.
Fakat Hüdavendiğar “ Hayır, hayır gürültü etme ve bunlardan da
kimseye bahsetme, sana gümüş lazım olduğu vakitler yine benim yanıma gel “
buyurdu.
***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark
İslam Klasikleri 29, Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
***
Neler öğrendik:
1.
Allah’ın “
İsteyin vereyim “ hükmünce Allah’ın veli kulundan istenince Allah’tan istenme
hükmünde kabul gördüğünü öğrendik.
2.
Allah’ın veli
kulundan isteyişte bulunursak, veli de uygun görürse bu isteği Allah kendi
isteği kabul edip ve meydana getirdiğini öğrendik.
3.
Mevlana
hazretlerinin mübarek eli külhancının ağzına değdiği an tükürüğünün kimyasının
değiştiğini, yeni basılmış para olarak ağzından çıktığını öğrendik.
4.
Hayret edilecek
bir iş Hak eri için sıradan bir iş olduğunu öğrendik.
Hazreti Mevlana’nın bize
yaklaş, bize dost ol, gönlünü bize ver de bakır iken seni altın edelim sözünü
tekrar hatırlayalım.
Yaren,
Her okuduğun bu hikâyelerle
farkında olmadan beyin kimyan değişiyor.
Hazreti Mevlana’nın mucizesi
görülür olaylarda sınırlı değildir.
Hazreti Mevlana Tanrı’nın
güzelliklerini, etkenliğini, yaratıcıcığını, sanatını bize zaman ve mekân
dürülmesi ile görülür hale getirerek bizim anlayışımıza böyle olaylarla açık
ediyor.
Bunlar görünenler,
bilinenler, yazılanlar.
Hayret makamında olanlara bir
örnektir bu olaylar.
Bizim duymadıklarımızı,
okumadıklarımızı düşünürsek sen o zaman hayret makamına girmiş olursun.
İşte böyle yaren, aklın,
anlayışın, görüşün bittiği yere geldik.
Akıl ötesi ama sonuç verdiği zaman gördüğümüz bu olaylar her şeye sadece aklımızın anlaması ile ilerleyemeyeceğimizi öğrendik.
Peki, bu alanda nasıl
ilerleyebiliriz?
Allah’a inancımızı kuvvetlendirerek Kuran’da İslam dini inanışlarını anlatan “Amentü” işaretlerine inanarak yolumuza devam etmeliyiz.
*
RAVLİ