29 Şubat 2012 Çarşamba

ULU ARİF ÇELEBİ VE KÜSTAHLIK ETMEK

Yeryüzünde Tanrı veliyyesi Kerime Hatun (Şeyh Muhammed Hadım Kızı) (Tanrı rahmet etsin) öyle hikâye etti:

Ahi Polat adında Uc vilayetinden birisi Türbe Hazretlerinin (Mevlana Türbesi) olmuştu.

Çerag ve icazet alıp Aydın oğlu Vilayetinde bir zaviye kurmak ve sema ayini icra etmesini istiyordu.
(Mevlevi tekkesi kurmak için izin ve yetki istemek)

Meğer bir gün Çelebi Arif Hazretlerinin huzurunda küstahlık ederek edep dışı söz söyledi.
Bu davranıştan Çelebi Hazretleri incindi fakat hiçbir şey söylemedi.

O kimse, sabah erkenden Mübarek Türbeye girip ben biçare (Yani Kerime Hatun) Çelebi Hüsameddin Hazretinin türbesinde murakıp oturmuştum (Yani kendi iç âlemime dalmıştım).

Gördüm ki o derviş (Ahi Polad) başsız olarak türbeyi tavaf ediyordu.
Hem öylece dışarı çıkarak şehir tarafına gitti.

O anda şahneler (Polisler veya jandarmalar) at pazarında yetişip onu öldürdüler.

Gördüm ki Çelebi Hazreti mübarek türbeye girip bana:
“ Sabahleyin başsız gördüğün şahıs, bu anda başsız kaldı” dedi.

Biz bu sözleri söylerken   (Karaman oğulları) Ahi Polat’ı şehit ettiler diye haber geldi.

ŞİİR:
“ Ey oğul!
Tanrı erlerinin önünde edepli ol,
Küstahça ayağını uzatma,
Yoksa başın gider” İşaret buyurdu.

Çelebi emretti, onu gömdüler.

                                      ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark İslam Klasikleri 29,
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Her ne konumda ve durumda olursak olalım Tanrı erleri ile berabersek saygılı davranmamız gerektiğini öğrendik.
2.    Okulda ve kitaptan öğrenmekle oluşan bilgiye güvenip ululuk satmanın yanlış olduğunu öğrendik.

İşte böyle ey yaren,

Tanrının verdiği sırlarla ulu olan ile okulda veya okuyarak ulu olanın arasında çok fark olduğunu bilmemiz gerektiğini öğrendik.

EDEP
Akıllılık, usluluk, davranışların ve nefsin iyiliği, terbiyeli davranmak manasına gelir.

Hatanın her çeşidinden korunmaya sebep olan şeyi bilmek ve yapmamaktır.

Şeriat edebi:
Dinin usulünü bilip yapmaktır.
Peygamberimizin özel ve genel sözlü ve uyguladığı davranışları sağlam ve doğru olarak bilmek ve yapmak, tembihlerini, tekrar etmiş davranışlarını bütünlük içinde uygulamaktır.


Hizmet edebi:
Küçük bir şeyi büyük olarak görüp hizmet etmektir.
Tarikat edebidir.
Şeyhin gösterdiği yolda ve şeyhe yapılması gerekenleri zevkle ve sevinçle yapmak ve hizmet etmektir.


Hak edebi:
Kul olarak lazım olan ve Hak için gereken bilmektir.
Marifet edebidir.

Allahtan imanın şartı olarak korkmaktır.
Allah’tan bilgilerin arttıkça ve tanıdıkça oluşan korkudur.
Allah’tan gördüklerinin dehşetini anladıkça korkmaktır.

İşinin gerçekleşmesi için kalbin dileyip olmasını isteyip Allah’a bağlanmasıdır.

Hakikat edebi:
Allah’a yönünü çevirip dünya ile ilgile şeylere iltifat etmemektir.
(Tasavvufun hepsi edepten ibarettir)
Her vaktin, her bulunduğun yerin kendine özgü edebi vardır.

Edebi olmayan kimse Cenab-ı Hakkın lütuflarından mahrum olur.

Edebi olmayan kişi kendisini de yakar, çevresini de yakar.

Edebi olmayanın dini de yoktur. (Hadisi şerif)

Dünya ile uğraşanların edebi:

Sözü açık, net anlaşılır söylemektir.
İyi, güzel, pürüzsüz söz söylemektir.

Sözün düzgün kusursuz, yerinde ve adamına göre söylemesini bilmek ve uygulamaktır.

Karışıklık çıkarmamak, söylenenleri ve olayları fenaya ve kötüye yorucu olmamak, arabozuculuk yapmamaktır.

Din yolunda olanın edebi:

İsteklerini kontrol eden, vücudunu haramlardan uzak tutan, din sınırları içinde kalmaya çalışan, aşırı isteklerden kaçınandır.

Müminlerin edebi:

Kalplerini dünyalık isteklerden temizlemek, sırları saklamak, dünyayı sevenlere iltifat etmemektir.

Edep ile hakka yaklaşanlara “ Kalp muhabbeti “ verilir.
Edep insanda iyi ahlakın toplanmasından çıkan bir üründür.
                         *
RAVLİ




Popüler Yayınlar