8 Şubat 2012 Çarşamba

ULU ARİF ÇELEBİ VE HUMMAZ-I HAS ŞARABI


Biricik emir, Nureddin Caca oğlu Çelebi Polad bey (Tanrı rahmet etsin), Anadolu ulularının oğullarından ve Gazan Han’ın yakinlerinden ve Mevlana hanedanının inananlarından idi.

Öyle rivayet etti ki:
Bir gece Çelebi Hazretlerinin bendeliğinde (Huzurunda) Karahisar-ı devle (Afyonkarahisar) kalesinde Sahip Fahreddin Ali’nin evlat ve vekillerinin sohbet edip rahiki atik (Yıllanmış saf şarap ve cam-ı akik) içmeğe başlamıştık.

Arif Çelebi şarap içermiş diye aleyhinizde atıp savuruyorlar.
Hâşâ ki (Olmaz öyle şey) biz şarap içeriz ve halkın rengine gireriz? Buyurdu.
Herkes hayran olup sustu.

Meğer Sahip oğullarının hatırından:
“ Biz bu işteyiz (yani içki içiyoruz) öyle bir padişah da bu işte,
Böyle olunca onunla bizim aramızda ne fark olur? “ diye geçmiş.

Tam o sırada Arif Çelebi ben kuluna:
“ İleri gel, bir bak, bu şarap mıdır?” diye işaret etti.

Kalkıp tamam bir edeple huzuruna vardım, gördüm ki dostluk kâsesinde ateş görmüş bal gibi, fakat katı bir madde var.
Fakat üç defa kaynatılmış ve koyulaşmış.

Tat bakalım diye buyurdu.
Bir parmak aldım, gördüm ki Hummaz-ı has şarabı..

ŞİİR:
“ Ey ulu şeyh, sen meyhaneye gelince,
Gelişinin şerefine bütün içkiler bal oldu.”
(Mesnevi 2.Cilt 439/3421)

Bunun üzerine, üstüme bir hal geldi.
Baş koyup, bir zaman kendimi yitirdim.

Çelebi Hazretleri:
“ Biz bu cins şarap içiyoruz” buyurdu.

Beyit:
“ İçtiğin bu şarap, haramdır.
Biz yalnız helal olan şaraptan başka şarap içmiyoruz.”

(Bu beyit Mesnevi’nin 6. Cildinde 309 sahifesinde ki “ Mahmur Türk beyinin, sabah vakti çalgıcı çağırması”( Ulu Tanrı’nın dostlarına hazırladığı şarap vardır, onu içtiler mi, sarhoş olurlar, sarhoş olunca da tertemiz bir hale gelirler.) hadisinin tefsiri.

İnsan Suresi 5:
Ve sadık ve Tanrıya itaatli müminlere, kâfur karıştırılmış şarap kâselerinden içirilir ve kâfur bir pınardır ki Allah’ın kulları şarabı onunla karıştırıp içerler.

Hemen o anda, Sahibin oğulları (Torunları) ve mecliste bulunanların hepsi başlarını açıp kul ve mürit oldular ve o atlatıcı düşünceden dolayı tövbe ettiler.

                                        ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Tanrı erlerinin bildiğimiz şaraptan içmediğini öğrendik.
2.    Tanrı erlerinin Tanrı’nın ikram ettiği şaraptan içtiğini öğrendik.

İşte böyle yaren,

Gözüken ve konuşulan yanıltabilir.
Herkes kendi bilgisine ve görgüsüne göre gördüğü şeyi tanımlar, doğru olarak inanır ve başkalarına doğru diye inandırmağa çalışır.

Gerçek gördüğümüz gibi olmayıp iyice inceleyip, bilenlerden öğrenerek aslını öğrenebiliriz.

Zannetme ve sanı hele başkasını zor durumda bırakmak, suçlamak ve aşağılamak için kullanılıyorsa ve bunu huyuna ekliyorsa işte sana büyük bir bozguncu örneği vermiş olduk.

Her türlü kötü huyun içinde olduğu ve kişinin her iki hayatta mavfına sebep olan bozguncu olmamak için çok dikkat etmeliyiz.
                                     *
RAVLİ
 

Popüler Yayınlar