6 Ocak 2012 Cuma

SULTAN VELED VE NUR İLE DOLMAK

Sultan Veled Hazretleri anlatmıştır ki:
Bir gün babam hazretlerine niyaz ederek naz yoluyla:
“ Sizin bana bağış ve inayet ( Karşılık beklemeden yapılan iyilik) ettiğiniz şeylerden bir alemet göstermek istedim.

O alamet de şudur:
“ Seyyid Burhaneddin’in nurlarıyla dolu olduğunuz zaman, sizin ondan dolu olduğunuzu ve

Şemsi Tebrizi’den dolu olduğunuz vakit de Şemsi Tebrizi’den.

Şeyh Selahaddin’in nurlarıyla dolu olduğunuz vakit, Şeyh Selahaddin’den,

Büyük Mevlana’nın (Bahaeddin Veled Hazretleri) nurlarıyla dolu olduğunuzu söyleyebiliyor ve kendi azametinin nuruyla dolu olduğunuz vakit de bunu anlıyorum.

Ne zaman bunların birisinin nurları ve ruhanniyyetiyle dolu olsanız, hangisinden dolu olduğunuzu habere verebiliyorum “ dedim. 

Mevlana da:
“ Evet, doğru söylüyorsun, bu senin dediğin gibidir” buyurdu.

Bir gün babama:
“ Hüdavendiğarın dolduğu, aksiyle perileri, insanları ve o anı dolduran, melek karakterli müritleri Beka kadehiyle mest eden o hal bana da geliyor “ dedim.      

O da:
O hal sizin mülkünüzdür, sizindir, sizin içindir.
Sizin dostlarınızın ve çocuklarınızın nasibidir “ buyurdular.

                                        ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Bir kişinin diğer kişinin nuruyla dolmasının; Onun gördüğü, başkalarının göremediğini aynen görmesi, önemsemesi, değer vermesi ve yaşatarak faydalı kullanımda hizmete sunması olduğunu öğrendik.
2.    Yani, bir kişinin ruh kuvveti ile ikna ederek ve diğer kişiye tesir ederek dikkatlerden gizlenmiş hakikati diğerine gösterip hakikatini ve kuvvetini almamasını sağlamaktır.

İşte böyle yaren;

Birinin, diğerinin ruhaniyetiyle (Ruh gücüyle) dolması için:

O kişiyi tam bir doğrulukla sevmesi,
Sevgi ve hizmet bağı ile bağlanması,
Biri diğerinden emin olması,
Daha yüksekte aynı şeye ve kişiye saygı duydukları olması, (Tanrı’ peygamber),
İstek ve ihtiyaçlarının ortak olması,
Gönüllerini nefs ve şeytanın tesirinde kurtarmış olmaları, gerekir.

Daha da açık söylemek gerekirse; verenin olgun, alanın uygun olması durumunda olması gerekir.

Bu durum yeni başlayanlar için rüyada görme ve konuşmak yoluyla,
Daha sonraları aklına gelmek yoluyla,
Hayal etmek yoluyla,

Arzulanarak davet edilir ve görüşülür.
Bu görüşmede ses yoktur, kelimeler kullanılmaz, karşılıklı gelerek gözle konuşulur.

Yer ve zamanın sınırlarına bağlı değildir.
Sırlar birbirine bu şekilde aktarılır.

Sır söze döküldüğü zaman iblis ve cinler duyabileceğinden sırlar bunların duyamayacağı, anlayamayacağı şekilde ve yerde olur.

Beden bağından kurtulmuş olan yaşıyor olsa bile ölü hükmünde olduğu için ruhu rahat hareket etme imkânına kavuşur.

Ülkü birliği etmiş kimseler birbirini nerede ve ne zaman arzu ederlerse görüşebilirler.
İkilikten kurtulmuş tekliğe ulaşmış olanlar için çok kolay olan bir davranıştır.

Biliyoruz ki baktığımızda çok geniş bir alan görünen ve görünmeyen birçok önemli hakikat vardır.

Hakikat çok asil olduğu için her kişiye gözükmez.
Hakikat gelin gibidir birbirine bağlanmış olan damatla yalnız kalır ve yüzünü ona çar kendini gösterir.
                               *
RAVLİ

Popüler Yayınlar